KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDİR?

KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDİR?
• Kentsel sorunlar ve ihtiyaçlar göz önüne alınarak bir bölgenin ekonomik, toplumsal ve mekansal özelliklerinin incelenmesi sonucunda uygulanabilir bir yol haritasının oluşturulmasıdır.
• Kentsel dönüşüm insan odaklı bir uygulamadır.
• Amacı; yaşanılabilir standartlarda kentler oluşturmaktır.
• Uygulamalar; ekonomik, sosyal ve toplumsal temeller üzerine inşa edilmelidir.

Kentsel Dönüşüm Uygulama Süreci
• Ülkemizde, kentsel dönüşüm çalışmaları yerel yönetimlerin yer seçimi yaparak belediye meclis kararı alınması sonucu başlamaktadır.
• Yerel yönetimler alınan meclis kararı ile birlikte Toplu Konut İdaresi Kentsel Yenileme Daire Başkanlığı‟na müracaat etmesi sonucu önprotokol imzalanır.
• İmzalanan önprotokol de yerel yönetimler 6 aylık süre zarfında harita işlemleri, hak sahipliği tespiti, zemin etüd çalışmaları, taslak imar planlama çalışması ve fizibilite çalışmasını tamamlamak zorundadır.
• Hazırlanan çalışmalar; Toplu Konut İdaresi tarafından incelenerek yatırıma uygun bulunması halinde protokol imzalanarak çalışmalar sürdürülmektedir.

Kentsel Dönüşüm Yer Seçimi

Kentsel dönüşüm uygulamalarında yer seçiminde dikkat edilmesi gereken kriterler aşağıda verilmiştir;
1. Yaşam güvenliği açısından riskli bir bölge olması,
2. Zemin durumu,
3. Mülkiyet sahiplerinin isteği,
4. Altyapı ve ulaşım eksikliği,
5. İmar ve mülkiyet problemleri,
6. Fiziki ve sosyal donatı alanı yetersizliği,
7. Arsa bedelleri,
8. Nitelikli konut alanı ihtiyacı…


KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN AMACI
 
Ülkemiz, geçtiğimiz yüzyılda 90a yakın büyük deprem yaşadı. Yaşanan bu afetlerde binlerce can kaybı ve milyarlarca lira zarara uğrandı.
 
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı başta deprem olmak üzere afet tehlikelerine karşı 2012 yılında, “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Yasası”nı çıkardı. Yasanın hayata geçmesiyle birlikte Kentsel Dönüşüm adeta bir seferberlik haline geldi. Ve afet riski altındaki yapıların dönüştürülmesinde öncelikli hedef, can ve mal kayıplarını önlemek olarak belirlendi.
 
Kentsel dönüşüm aynı zamanda; hayat kalitesini arttırmış, enerji tasarrufuna ve çevreye duyarlı yerleşim alanları oluşturmuş ve yarın marka şehirleriyle ön plana çıkan bir Türkiye demektir.

ÜLKEMİZDE KENTSEL DÖNÜŞÜM SÜRECİ
 
Ülkemizde çarpık kentleşme ve modern şehir görüntüsünden uzak gecekondular, uzun yıllar doğru şehirleşmenin önündeki en büyük engeldi. Neredeyse bir kangren haline gelen bu sorun karşısında Kiptaş, ürettiği Başakşehir ve Hilalşehir projeleri ile tarihi dönüşümün ilk sinyallerini verdi. 1995 yılında gerçekleşen bu iki proje, yıllarca sürecek olan büyük kentsel dönüşüm projelerinin adeta bir sembolü oldu.
 
Büyük dönüşümün ilk adımları
 
2003 yılında Türkiye, planlı kentleşme ve toplu konut hamlesiyle tanıştı. Hasılat paylaşımı projeleriyle kendi kaynağını üretme modelini geliştiren TOKİ, Cumhuriyet tarihinin en büyük kentsel dönüşümlerinden birini gerçekleştirdi. Ve 10 yılda toplam 500.000 konuta ulaştı. Proje kapsamında; afete maruz kalan bölgelerde Afet Konutları, on binlerce ailenin ev sahibi olduğu alt gelir grubuna yönelik konutlar ve pek çok sosyal konut projesi hayata geçirildi.
 
2012 yılında kentsel dönüşüm hayati bir ivme kazandı. Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, afetlerin binlerce canımıza mal olmaması ve ülkemize zarar vermemesi için yeni bir dönüşüm projesine öncülük etti. “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun” ile büyük dönüşümün ilk adımını attı.